Ortadoğu
Özgürlük Filosu Malta açıklarında İsrail saldırısına uğradı

Gazze’ye insani yardım taşıyan Özgürlük Filosu Koalisyonu’na ait bir gemi, Malta açıklarında İsrail’in İHA saldırısına uğradı.
CNN’in haberine göre, Gazze ablukasını kırmak amacıyla yola çıkan Özgürlük Filosu’na ait bir gemi, Malta açıklarındaki uluslararası sularda gece saatlerinde iki kez insansız hava aracı (İHA) saldırısına uğradı. Yangın çıkan gemiden hemen ardından yardım çağrısı (SOS) gönderildi.
Gazze ablukasının kaldırılması için faaliyet yürüten Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition – FFC), gemide 30 uluslararası insan hakları aktivistinin bulunduğunu ve geminin insani yardım taşıdığını açıkladı. Saldırının Cuma günü gece yarısından hemen sonra (TSİ yaklaşık 01.00) gerçekleştiği bildirildi.
Koalisyonun sözcüsü Yasemin Acar, CNN’e yaptığı açıklamada, “Şu anda gemide bir delik var ve batmak üzere” dedi. Geminin Malta dahil çevre ülkelere SOS çağrısı gönderdiğini, Güney Kıbrıs’tan bir yardım teknesinin yola çıktığını ifade etti. Mürettebatla bir süre irtibat kurulduğu da aktarıldı.
Saldırının sorumlusu belirsiz ancak…
Koalisyonun X (eski Twitter) hesabında yayımladığı videolarda gemideki yangın ve yükselen dumanlar görülüyor.
Acar, geminin saldırıya uğradığı noktayı “Malta kıyılarının 17 kilometre açığı, uluslararası sular” olarak belirtti. Hedefin geminin ön kısmındaki jeneratörler olduğunu söyledi. Jeneratörlerin çalışmaması nedeniyle gemide elektrik sağlanamıyor ve yanan gemiyle yeniden bağlantı kurulamıyor.
Koalisyon ilk açıklamalarında saldırının sorumluluğuna dair doğrudan bir suçlama yöneltmedi. Ancak İsrail’in geçmişte benzer filolara müdahale ettiği biliniyor. Özellikle 2010 yılında “Mavi Marmara” olayı, İsrail’in açık denizlerde yardım taşıyan gemilere sert müdahalede bulunduğu bir örnek olarak hatırlanıyor. Tel Aviv yönetimi, Gazze ablukasını delmeye yönelik tüm girişimlere askeri karşılık vereceğini defalarca açıklamıştı.
Conscience (Vicdan) adlı geminin Salı gecesi Tunus’tan hareket ettiği ve saldırıdan yaklaşık 12 saat önce Malta açıklarına ulaştığı, deniz trafiği verilerinde yer aldı. Geminin Palau bayrağı taşıdığı bildirildi.
FFC’nin organizatörlerinden Thiago Avila, geminin Perşembe günü Malta’ya yanaşıp yeni yolcular almayı planladığını ancak bu gerçekleşmeden saldırıya uğradığını belirtti. Şu anda bir kurtarma teknesiyle mürettebata ulaşmaya çalıştıklarını, geminin ağır hasar gördüğünü, ancak henüz yaralanan olup olmadığının netleşmediğini ifade etti.
Malta: Can kaybı yok
Sabah saatlerinde açıklama yapan Malta hükümeti ise saldırıya uğrayan yardım filosundaki herkesin “güvende olduğunu” duyurdu. Açıklamada, “Gemide 12 mürettebat ve 4 sivil yolcu vardı; can kaybı yaşanmadı” denildi. Ayrıca, yakınlardaki bir römorkörün gemiye yardım etmek üzere yönlendirildiği belirtildi: “Römorkör olay yerine ulaştı ve yangın söndürme operasyonlarına başladı. Saat 01:28 itibarıyla (TSİ 03:28) yangın kontrol altına alındı. Malta Silahlı Kuvvetleri’ne ait bir devriye gemisi de destek sağlamak üzere gönderildi.”
Özgürlük Filosu Koalisyonu İsrail’i sorumlu tuttu
Özgürlük Filosu Koalisyonu daha sonra yaptığı açıklamada saldırıdan İsrail’i sorumlu tuttu. Açıklamada “İsrail büyükelçileri derhal çağrılmalı ve uluslararası hukukun ihlalleri, abluka ve sivil gemimizin uluslararası sularda bombalanması dahil olmak üzere hesap vermeli” denildi.
Aralarında Kanada, İspanya, Norveç, Güney Afrika ve Avustralya’dan grupların yer aldığı Özgürlük Filosu Koalisyonu Gazze’ye yönelik İsrail ablukasını kırmak amacıyla kuruldu. Şiddet içermeyen direnişi esas alan koalisyon, Gazze halkına yardım ulaştırmayı ve ablukaya karşı küresel farkındalık yaratmayı hedefliyor.
Ortadoğu
İran meclisi, UAEA ile işbirliğini askıya alma tasarısını onayladı

İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu, ABD’nin ülkedeki üç nükleer tesise yönelik saldırısının ardından, hükümeti Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile tüm işbirliğini askıya almaya zorlayan yasa tasarısını onayladı. Tasarı, nükleer tesislerin güvenliği garanti altına alınana kadar kamera kurulumu, denetimler ve müfettiş girişleri gibi tüm faaliyetlerin durdurulmasını öngörüyor.
İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu, ABD’nin ülkedeki üç nükleer tesise yönelik saldırısının ardından, hükümeti Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile tüm işbirliğini askıya almaya zorlayan yasa tasarısını kabul etti.
IRNA ajansının aktardığına göre tasarı, nükleer tesislerin güvenliği garanti altına alınana kadar denetimler ve müfettiş girişleri de dahil olmak üzere tüm faaliyetlerin durdurulmasını içeriyor.
Komisyon Sözcüsü İbrahim Rızai, pazartesi günü öğleden sonra yapılan toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Rızai, “Hükümeti Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile işbirliğini askıya almaya zorunlu kılan tasarı gündeme alındı ve maddelerinin incelenmesinin ardından genel hatları komisyon üyelerince onaylandı,” dedi.
Denetimler ve müfettiş girişleri durdurulacak
Sözcü Rızai, kabul edilen tasarının içeriğine ilişkin detayları da paylaştı. Rızai, “Bu tasarıya göre hükümet, kamera kurulumu, denetimler, müfettişlerin girişi veya ajansa rapor sunulması gibi ajansla olan her türlü işbirliğini askıya almakla yükümlü olacak. Bu durum, ülkemizin nükleer merkezlerinin güvenliği garanti altına alınana kadar devam edecektir,” ifadelerini kullandı.
Karar, Amerika Birleşik Devletleri’nin pazar günü şafak vaktinde İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan’daki üç nükleer tesisine saldırı düzenlemesinin ardından geldi.
İran’dan meşru müdafaa vurgusu
Saldırının ardından İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, yayımladığı mesajla ülkesinin tüm seçenekleri saklı tuttuğunu belirtti.
Arakçi, “Birleşmiş Milletler Antlaşması ve meşru müdafaa çerçevesinde karşılık verme izni veren hükümleri uyarınca İran, egemenliğini, çıkarlarını ve halkını savunmak için tüm seçenekleri saklı tutmaktadır,” dedi.
İran Atom Enerjisi Kurumu da bir bildiri yayımlayarak saldırıyı kınadı. Bildiride, Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer tesislerin, uluslararası hukuka ve özellikle Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na (NPT) aykırı, vahşice bir eylemle hedef alındığı vurgulandı.
Kurum, “Bu milli sanayinin gelişim yolunun durdurulmasına izin vermeyeceğiz,” açıklamasında bulundu.
Ortadoğu
İran, Katar’daki ABD üssünü vurdu

İran devlet televizyonu, Katar’daki el-Udeyd Hava Üssü’nü hedef alan bir askeri operasyon başlattığını duyurdu. Saldırının ardından ABD’nin Irak, Bahreyn, Kuveyt ve Katar’daki askeri üslerinde en yüksek alarm seviyesine geçildiği bildirildi.
İran devlet televizyonu, geçtiğimiz saatlerde yaptığı duyuruyla Katar topraklarında bulunan Amerikan el-Udeyd Hava Üssü’ne karşı askeri operasyonun başladığını bildirdi.
Saldırının ardından ABD’nin Irak ve Orta Doğu’daki diğer üslerinde en yüksek düzeyde alarm durumuna geçildi.
El-Udeyd, ABD’nin Orta Doğu’daki en büyük hava üssü olma özelliğini taşıyor ve ABD Merkez Komutanlığı’nın (CENTCOM) operasyon karargahına ev sahipliği yapıyor.
Saldırının detayları ve hedefleri
Axios portalının İsrailli bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre, Tahran emirliğe doğru altı füze fırlattı. İsrailli Ynet portalı ise bir kaynağa atıfta bulunarak İran’ın Irak’taki bir hedefe bir, Katar’daki hedeflere ise 10 füze ateşlediğini yazdı.
Sky News‘in aktardığına göre, el-Udeyd üssünde az sayıda İngiliz askeri ve askeri teçhizatı da bulunuyor.
Yerel kaynaklar, Katar’ın başkenti semalarında uçan birkaç cismin görülebildiğini ve muhtemelen hava savunma sistemlerinin çalışmasıyla ortaya çıkan patlama seslerinin duyulduğunu bildirdi.
ABD, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidine karşı hazırlıklara başladı
Bölgedeki üslerde alarm durumu
Reuters ajansı, ABD’nin Irak’taki hava üssünde ve Irak merkezli Şafak News portalına göre Bağdat’taki ABD Büyükelçiliği’nde maksimum muharebe hazırlığı durumuna geçildiğini duyurdu.
İran devlet televizyonu ise Bahreyn, Kuveyt, Katar ve Irak’taki çeşitli ABD üslerinde alarm sirenlerinin çaldığını aktardı.
Taraflardan ilk tepkiler
İran Silahlı Kuvvetleri, ülkeye yönelik hiçbir saldırgan eylemin yanıtsız bırakılmayacağı taahhüdünde bulundu.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth ve ABD Genelkurmay Başkanı Dan Cain, “durum odası” olarak adlandırılan merkezde gelişmeleri anlık olarak koordine ediyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği Ofisi, İran’ın saldırısına ilişkin yaptığı yorumda, devam eden misillemelerin istikrarsızlığı daha da kötüleştirdiğini belirtti.
Ortadoğu
ABD, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidine karşı hazırlıklara başladı

ABD’li askeri yetkililer, İran’ın küresel petrol ve gaz sevkiyatının beşte birinin yapıldığı Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidine karşı acil durum planları hazırlıyor. The New York Times’ın haberine göre Pentagon, İran’ın füze ve İHA saldırılarından endişe ederken, ABD donanması da bölgedeki gemilerini daha az savunmasız hale getirmek için dağıtma yoluna gidiyor.
ABD’li askeri yetkililer, İran’ın Basra Körfezi ile Umman Körfezi’ni birbirine bağlayan ve küresel petrol ile gaz sevkiyatı için hayati önem taşıyan Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidini hayata geçirmesi ihtimaline karşı bir eylem planı hazırlıyor.
The New York Times‘ın (NYT) haberine göre, askeri yetkililer ve analistler, İran’ın füze ve insansız hava aracı saldırılarını bölgedeki ABD üsleri ve tesisleri için ciddi bir tehdit olarak görüyor.
Bazı yetkililer ayrıca, İran’ın vekil gücü olan Kudüs Gücü’ne bağlı birimlerin Amerikan birliklerine saldırabileceği yönündeki endişelerini dile getiriyor.
İran parlamentosu, Amerikan bombardıman uçaklarının Fordo, Natanz ve İsfahan’daki üç kilit nükleer tesise yönelik saldırılarının ardından Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasını onaylamıştı.
Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi İsmail Kevseri, konuyla ilgili nihai kararın ülkenin Ulusal Güvenlik Konseyi tarafından verileceğini bildirmişti.
İranlı uzmandan Hürmüz Boğazı için kademeli eylem planı önerisi
ABD donanması gemilerini dağıtıyor
Küresel petrol ve gaz hacminin yaklaşık beşte birinin taşındığı ve en dar noktasında 33 kilometre genişliğe sahip olan su yolunun İran tarafından kapatılması, Basra Körfezi’nde bulunan Amerikan mayın tarama gemilerini izole edebilir.
Beyaz Saray’daki görüşmelere katılan iki Pentagon yetkilisine göre, ABD donanması, gemilerini daha az savunmasız hale getirmek amacıyla körfezdeki unsurlarını dağıtmayı hedefliyor.
İsrail güçlerinin bir haftadan uzun süren ve İran’ın nükleer tesislerini hedef alan saldırısında, İran’ın deniz üslerine saldırı düzenlenmedi. Bu durum, Tahran’ın bölgede hâlâ güçlü bir donanmaya sahip olduğu anlamına geliyor.
Bölgede yaklaşık 40 bin Amerikan askeri bulunurken, İran’ın Hürmüz Boğazı’na döşeyebileceği büyük bir mayın stoğu da mevcut.
Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’ndan İran politikası uzmanı Kerim Sadjadpur, durumu, “İran’ın eylem seçeneklerinin birçoğu, bir intihar bombacısının kendini patlatmasının stratejik eşdeğeridir. Tahran, Hürmüz Boğazı’nı mayınlayarak, bölgesel petrol tesislerini yıkarak ve İsrail’e füzelerle saldırarak diğer ülkelere büyük zarar verebilir, ancak İran misilleme saldırısından sağ çıkamayabilir,” sözleriyle değerlendirdi.
Basra Körfezi’nde bir mayın tarama gemisinde görev yapmış eski bir ABD donanma subayına göre, İran’ın Hürmüz Boğazı’nda en az bir hafta sürecek bir mayın temizleme operasyonunu Amerika için son derece maliyetli ve tehlikeli hale getirme kapasitesi bulunuyor.
Küresel ekonomi de etkilenecek
Boğazın mayınlanması, neredeyse tüm petrol ihracatı bu kanaldan geçen İran için de ciddi ekonomik hasara yol açacak.
Bölgedeki ticari gemiciliğin güvenliğinden sorumlu olan ABD donanmasının Beşinci Filosu ve diğer ülkeler, boğazın kapatılmasının sonuçlarını artan enerji fiyatları şeklinde hissedecek.
Analitik şirketi Vortexa’nın verilerine göre, 2022’nin başından Mayıs 2025’e kadar boğazdan geçen günlük petrol, kondensat ve yakıt akışı 17,8 milyon ila 20,8 milyon varil arasında değişiyordu.
Irak, İran, Kuveyt, BAE ve Suudi Arabistan gibi birçok OPEC üyesi, petrollerinin büyük kısmını, çoğunlukla Asya’ya olmak üzere, bu boğaz üzerinden ihraç ediyor.
Dünyanın en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracatçılarından biri olan Katar da neredeyse tüm LNG sevkiyatını bu yolla gerçekleştiriyor.
-
Görüş1 hafta önce
Çin, İsrail’i Kınamaktan Daha Fazlasını Yapabilir mi?
-
Asya2 hafta önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Ortadoğu6 gün önce
İsrail’de hangi ‘halk’ yaşıyor?
-
Diplomasi1 hafta önce
Çinli akademisyen İsrail-İran savaşını Harici’ye değerlendirdi: İran, Çin için stratejik öneme sahip
-
Dünya Basını2 hafta önce
Mevcut jeopolitik değişiklikleri anlamak: Sergey Karaganov ile mülakat
-
Avrupa6 gün önce
Merz: İsrail hepimizin kirli işlerini yapıyor
-
Amerika2 hafta önce
ABD’de göçmen isyanı büyüyor: Deniz piyadeleri Los Angeles’ta
-
Dünya Basını1 hafta önce
İran’la savaş kapıda mı?