Ortadoğu
Cenin’den sonra Tulkerim de saldırıların hedefinde

İsrail ordusu, Batı Şeria’nın kuzeyindeki saldırılarını 8. gününde genişleterek sürdürüyor. Cenin’den Tulkerim’e sıçrayan saldırılarda, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarındaki Filistinliler İsrail askerlerince zorla evlerinden çıkarılıyor.
İsrail ordusu, işgal altında bulunan Batı Şeria’nın kuzeyindeki saldırılarını 8’inci gününde genişleterek devam ediyor.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu, Tulkerim kentine, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarına baskınlar düzenledi.
Tulkerim Mülteci Kampı Halk Komitesi Başkanı Faysal Selame, AA’ya yaptığı açıklamada, “Onlarca aile evlerinden zorla çıkarıldı, el konulan evler askeri kışlaya dönüştürüldü” dedi.
Önce Filistin Yönetimi sonra İsrail ordusu saldırdı: İsrail’in Batı Şeria stratejisi değişiyor mu?
Filistinliler “canlı kalkan” olarak kullanılıyor
Selame, İsrail askerlerinin Filistinlileri canlı kalkan olarak kullandığını söyledi.
Filistinli yetkili, kampın altyapısının İsrail ordusu tarafından yıkılmaya başlandığını belirtti.
İsrail ordusu, Batı Şeria’nın Cenin kenti ve Cenin Mülteci Kampı’nda 21 Ocak’tan bu yana sürdürdüğü şiddetli saldırılarını dün Tulkerim’e taşımıştı.
Ordudan yapılan açıklamada, çok sayıda İsrail askerinin Tulkerim kenti ve kampına düzenlenen saldırılara katıldığı belirtilmişti.
İsrail’e ait insansız hava aracının (İHA), Tulkerim’de bir aracı hedef aldığı saldırıda 2 Filistinli hayatını kaybetmiş, 3 kişi de yaralanmıştı.
Cenin’de saldırılar devam ediyor
İsrail ordusu, Cenin’deki saldırılara da devam ediyor.
Filistinlilerin mülklerinin de hedef alındığı saldırılarda şu ana kadar biri çocuk 16 Filistinli yaşamını yitirdi, 50 kişi yaralandı.
Filistin Devlet Başkanlığı, ABD yönetimine, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’da özellikle de Cenin’den sonra Tulkerim kentine yönelik saldırılarıyla “ikinci aşaması başlayan savaşı” durdurma çağrısında bulundu.
Filistin resmi haber ajansı WAFA’ya göre, Filistin Devlet Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, “Bölgedeki istikrarsızlık ve endişe halinin sürmesine ve güvenliğin bozulmasına yol açan İsrail müdahalelerini durdurarak, gelecekteki çatışmaları önleyecek sürdürülebilir bir barışa ulaşılması için yeni ABD yönetimini göreve çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.
Gazze’de varılan ateşkesin 19 Ocak Pazar günü yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin kentine “Demir Duvar” adını verdiği saldırı başlatmıştı.
İsrail ordusu, Cenin kenti ve mülteci kampında sürdürdüğü saldırılarda ulaşım, su, elektrik ve iletişim altyapısına zarar veriyor, bölgedeki evleri de yıkıyor.
Ortadoğu
ABD’li elçi, İsrail koalisyon hükümeti çökmesin diye devrede

ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, İsrail koalisyon hükümeti çökmesin diye ultra-Ortodoks (Haredi) partilerin temsilcileriyle görüştü.
Huckabee, askerlik muafiyeti krizi nedeniyle Netanyahu hükümetinden çekileceklerini duyuran ultra-Ortodoks partilerin liderlerine “İran tehdidi karşısında hükümetin istikrarı şart” dedi.
Ynet News’in İbranice basından aktardığına göre Huckabee, üst düzey Haredi siyasetçilere, “İran meselesiyle başa çıkmak için hükümet istikrarı önemli” dedi ve erken seçimlerin hata olacağını söyledi.
Bu görüşmelerden birinin geçen perşembe Birleşik Tevrat Yahudiliği Partisi’nden İsrail Kudüs İşleri ve Yahudi Mirası Bakanı Meir Porush ile yapıldığı bildirildi. Habere göre Huckabee, Porush’a “hükümeti devirmeyin” dedi.
İsrail hükümetinde Haredi krizi: Meclisin feshi için harekete geçildi
Büyükelçinin ayrıca önde gelen ultra-Ortodoks dini liderlerden Haham Moşe Hillel Hirsch ile de görüştüğü; ve Hirsch’e “Seçime gidilmesi durumunda ABD’nin İsrail’e destek vermesinin zorlaşacağını” tehdidinde bulunduğu belirtildi.
Habere göre Huckabee’nin bu adımları ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla mı yoksa kendi inisiyatifiyle mi attığı net değil. Ancak Netanyahu görüşmelerden haberdar ve memnuniyet duyuyor.
Huckabee’nin ofisinden Kanal 13’e yapılan açıklamada “Büyükelçi çeşitli İsrailli isimlerle görüşmeler yapıyor. Bu görüşmelerin içeriği gizli” denildi. ABD’nin İsrail Büyükelçiliği ise konuya ilişkin soruları yanıtlamada.
Söz konusu haber üzerine değerlendirmede bulunan muhalefet lideri Yair Lapid, haberin doğru olmamasını umduğunu belirtti. Lapid, X hesabından yaptığı paylaşımda şöyle dedi: “Büyükelçi Huckabee’nin İsrail’in bağımsızlığına ve demokrasisine saygı duyduğundan hiç şüphem yok. Bu nedenle, Netanyahu’ya yardım etmek amacıyla askeri muafiyet krizinde ultra-Ortodoksları ikna etmeye çalıştığı yönündeki iddiaların doğru olmadığını umuyor ve inanıyorum. İsrail bir manda yönetimi değil.”
Netanyahu’nun liderliğindeki koalisyon, geçen hafta Birleşik Tevrat Yahudiliği ve Şas partilerinin, yeşiva öğrencilerine askerlik muafiyeti getirilmediği takdirde hükümetten çekileceklerini ve Meclis’in feshi yönünde oy kullanacaklarını açıklamalarıyla ciddi bir krizle karşı karşıya kalmıştı.
Meclis’in feshedilmesine yönelik yasa tasarısının ön oylaması yarın yapılacak. Şas Partisi, dün tasarıya destek vereceğini duyurdu.
Şas ve Birleşik Tevrat Yahudiliği, Meclis’teki iki Haredi partisi olarak, tartışmalı askerlik muafiyeti yasa tasarısının bu yıl 2 Haziran’da sona eren Şavuot Bayramı’na kadar geçirilmesini talep etmişti. Aksi takdirde hükümetin geleceğinin riske gireceği uyarısında bulunmuşlardı.
Ortadoğu
İsrail donanması Hudeyde Limanı’nı vurdu

İsrail donanması sabah erken saatlerde Yemen’de Husilerin kontrolündeki Hudeyde Limanı’nı hedef aldı. Bu saldırı, 7 Ekim’den bu yana Husilere karşı savaş gemileriyle denizden yapılan ilk saldırı oldu.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İsrail donanması tarafından gerçekleştirilen saldırının Husilerin İsrail topraklarına yönelik art arda düzenlediği füze ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına yanıt olarak gerçekleştirildiği belirtildi. Açıklamada Hudeyde Limanı’nın “silah transferinde merkez” olduğu ileri sürüldü ve saldırının hedefinin limanın askeri amaçlarla kullanılmasını engellemek olduğunu savunuldu.
Limanın geçen yıl da İsrail tarafından hedef alındığı hatırlatılan açıklamada, “Liman terör amaçlı kullanılmaya devam etmektedir” denildi. Saldırının Hudeyde Limanı’ndaki tahribatı daha da derinleştirmeyi amaçladığı belirtildi.
İsrail donanmasının saldırısından sonra İsrail Savunma Bakanı Israel Katz da “İsrail’in havadaki ve denizdeki uzun eli her yere ulaşacaktır. Husileri, İsrail’e saldırmaya devam ederlerse güçlü bir karşılık vereceğimiz ve onları deniz ve hava ablukası içine alacağımız konusunda uyardık” açıklamasını yaptı.
Husilerin üst düzey yetkililerinden Nasreddin Amir, saldırıyı X üzerinden yaptığı paylaşımla doğruladı. Amir, İsrail donanmasına ait unsurların Hudeyde’deki limanı iki füzeyle hedef aldığını belirtti.
Yemen’deki Husiler, ateşkes anlaşmasını bozarak Gazze Şeridi’ne şiddetli saldırılarını tekrar başlatan İsrail’i zaman zaman balistik füzelerle hedef alıyor. Grup, dün de İsrail’e doğru bir füze fırlattı; ancak füze hedefe ulaşamadan düştü ve sirenler devreye girmedi. En son sirenlerin çaldığı olay ise geçen perşembe günü yaşandı.
Husiler 7 Ekim’den sonra ABD ve İngiltere’nin ortak saldırılarına da maruz kalmıştı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldikten sonra Husilere yönelik saldırıların dozajını önce artırmış sonra İsrail’e haber vermeden ateşkes ilan etmişti.
Ortadoğu
İsrail donanması, Gazze’ye ilerleyen Özgürlük Filosu gemisine baskın düzenledi

İsrail deniz kuvvetleri, Gazze Şeridi’ne doğru yola çıkan Özgürlük Filosu koalisyonuna ait Madleen gemisine dün gece baskın düzenledi. Gemideki tüm aktivistler gözaltına alınırken, gemi Aşdod Limanı’na çekildi. Hamas, olayı ‘organize devlet terörü’ olarak nitelendirerek kınadı.
İsrail deniz kuvvetleri, pazar gecesi Gazze Şeridi’ne yönelik ablukayı kırma hedefiyle yola çıkan Özgürlük Filosu koalisyonuna ait Madleen gemisine baskın düzenleyerek gemideki tüm aktivistleri gözaltına aldı.
İsrail medyası, geminin Aşdod Limanı’na çekildiğini ve gözaltına alınanların ülkelerine sınır dışı edilmesinin beklendiğini duyurdu.
Koalisyon içindeki kaynaklar, 4 İsrail botunun gemiye yaklaşarak kontrolü ele geçirmeye çalıştığını bildirdi. İsrail devlet televizyonu, baskından önce insansız hava araçlarının gemiye yaklaşarak niteliği bilinmeyen beyaz renkli sıvı maddeler döktüğünü aktardı.
İsrail medyasında yer alan haberlere göre, İsrail ordusu gemiye baskın düzenledi ve gemideki tüm aktivistler kayda değer bir direniş göstermeden gözaltına alındı.
The crew was arrested in international waters. pic.twitter.com/ydjA9yZHSC
— Rima Hassan (@RimaHas) June 9, 2025
Geminin bugün öğleden sonra Aşdod Limanı’na ulaşması bekleniyor. Bu olay, bölgedeki gerilimin tırmandığı ve İsrail’in on yılı aşkın süredir Gazze’ye uyguladığı ablukanın sona erdirilmesi yönündeki uluslararası çağrıların arttığı bir dönemde yaşandı.
Hamas: Bu bir devlet terörüdür
Hamas, Madleen gemisine yapılan müdahaleye sert tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, olayın “organize devlet terörü, uluslararası hukukun bariz bir ihlali ve sivil gönüllülere yönelik bir saldırı” olduğu belirtildi.
Tehditlere kararlılıkla karşı koyan farklı milletlerden dayanışma gönüllülerini selamlayan Hamas, bu kişilerin Gazze’nin yalnız olmadığını teyit ettiğini vurguladı.
Aktivistlerin güvenliğinden tamamen İsrail’i sorumlu tutan Hamas, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşları bu suçu kınamaya davet etti.
Je suis journaliste et après avoir couvert pendant une semaine le convoi de la Feeedom Flotilla mon arrestation par l'armée israélienne est imminente. Des humanitaires et des journalistes n'ont pas être arrêté J'appelle tous mes confrères à se mobiliser. @blast_france pic.twitter.com/T1hiNZXLQf
— Yanis Mhamdi (@yanmdi) June 8, 2025
İsrail bakanından engelleme talimatı
İsrail Güvenlik Bakanı Yisrael Katz, dün yaptığı açıklamada, Madleen insani yardım filosunun kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne ulaşmasını engellemek için orduya derhal harekete geçme talimatı verdiğini duyurmuştu.
Saldırgan bir üslupla yaptığı açıklamada Katz, filoya “geldikleri yere geri dönmeleri gerektiğini” söyleyerek, “İsrail ordusu geminin Gazze kıyılarına ulaşmasına izin vermeyecektir,” ifadelerini kullanmış ve bunu engellemek için “gerekli tüm araçların” kullanılacağı tehdidinde bulunmuştu.
Dünyanın dört bir yanından aktivist ve destekçileri bir araya getiren Özgürlük Filosu koalisyonu, bu tür girişimlerle Gazze’ye uygulanan deniz ablukasını kırmayı amaçlıyor.
Ancak bu girişimler, Gazze halkına doğrudan yardım veya destek ulaşmasını engellemeyi hedefleyen İsrail müdahaleleriyle neredeyse her zaman karşılaşıyor.
-
Söyleşi2 hafta önce
Eski AP Türkiye Raportörü Kati Piri Harici’ye konuştu: AB’nin tutarlı bir Türkiye stratejisi yok
-
Görüş2 hafta önce
Trump’ın Rusya-Ukrayna barışını teşvik girişimi stratejik açmaza dönüştü
-
Dünya Basını2 hafta önce
Tantura katliamı: İsrail’in örtbas ettiği savaş suçu
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 1
-
Avrupa1 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Rusya1 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Dünya Basını2 hafta önce
FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor