Amerika
Nvidia, ABD’nin Çin’e çip satışını kısıtlaması nedeniyle 5,5 milyar dolarlık darbe alacak

Nvidia, ABD’nin Çin’e yapay zeka çipi ihraç etme kabiliyetini kısıtlamasının ardından 5,5 milyar dolarlık bir darbe almayı beklediğini söyledi ve Silikon Vadisi devinin hisseleri mesai sonrası işlemlerde düşüşe geçti.
Grup salı günü geç saatlerde yaptığı açıklamada, en güçlü çiplerinin Çin’de satışını zaten engelleyen ihracat kontrollerine uymak için Çin pazarına göre uyarlanan H20 çipinin artık oradaki müşterilere satılması için özel bir lisans gerektireceğini söyledi.
Nvidia, ABD’nin bu hamlenin H20 çiplerinin “Çin’deki bir süper bilgisayarda” kullanılması riskini ele almak için gerekli olduğunu söylediğini belirtti.
Çip üreticisi, 27 Nisan’a kadar olan çeyrekte H20 çipleriyle ilgili olarak 5,5 milyar dolarlık bir ücret alacağını söyledi. Şirketin hisseleri salı günü mesai sonrası işlemlerde yüzde 6 düşerken, teknoloji odaklı Nasdaq 100 endeksini takip eden vadeli işlemler yüzde 1’den fazla geriledi.
Washington’un H20 çiplerine yönelik baskısı, ABD’nin Pekin üzerindeki baskıyı arttırmak için gümrük tarifelerini ve diğer ticari engelleri nasıl kullandığının son örneği. Başkan Donald Trump, bazı tüketici elektroniği ürünlerine geçici bir erteleme getirmiş olsa da Çin’den ithal edilen ürünlere uygulanan gümrük vergilerini %145’e yükseltti.
Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leavitt salı günü Çin’i ABD ile yeni bir ticaret anlaşması yapmaya çağırarak “top Çin’in sahasında” dedi.
ABD Ticaret Bakanlığı salı gününün ilerleyen saatlerinde H20’nin yanı sıra AMD’nin MI308 ve eşdeğer çipleri için yeni ihracat lisansı gereklilikleri yayınladığını doğruladı.
Bir sözcü, “Ticaret bakanlığı, ulusal ve ekonomik güvenliğimizi korumak için başkanın direktifine göre hareket etmeye kararlıdır” dedi.
AMD, Nvidia’nın yapay zeka veri merkezi çip pazarındaki en yakın doğrudan rakibi. Şirket yorum talebine hemen yanıt vermedi.
ABD’nin bu hamlesi, geçen yıl boyunca kontrolsüz bir büyüme gösteren ve kısa bir süre içinde dünyanın en değerli şirketi haline gelen yapay zeka patlamasının kalbindeki çip tasarımcısı Nvidia’nın Washington ve Pekin arasındaki jeopolitik gerilimlere nasıl maruz kaldığının da altını çiziyor.
Pazartesi günü Trump yönetimi, çiplere hemen daha yüksek vergiler uygulamaktan kaçınırken, yarı iletkenlere yeni tarifelere yol açabilecek bir ulusal güvenlik soruşturması başlattı.
Kısıtlamalar, Nvidia CEO’su Jensen Huang’ın Trump’ın gözüne girmeye çalışan diğer teknoloji yöneticilerine katılmasına rağmen geldi. Huang kısa süre önce Trump ile Mar-a-Lago tatil köyünde yemek yemiş ve ocak ayında Beyaz Saray’da başkanla bir araya gelmişti.
Nvidia da pazartesi günü yaptığı açıklamada, Tayvanlı TSMC ve Foxconn gibi şirketlerle ortaklıklar yoluyla önümüzdeki dört yıl içinde ABD’nin yapay zeka altyapısı için yarım trilyon dolara kadar harcama yapacağını söyledi.
Şirket, Biden yönetiminin çiplerine ihracat kontrolleri getirmesinin ardından geçen yıl Çin odaklı H20 işlemcilerini tanıttı.
Bu işlemciler, Microsoft, OpenAI, Google ve Amazon tarafından rağbet gören en üst düzey grafik işlemci birimlerinden ya da GPU’lardan daha az güçlü.
Düşük performansına rağmen, H20 Çin’de hala sağlam bir talep gördü. Ancak Pekin, yerel teknoloji şirketlerini Huawei gibi şirketlerin yerli çiplerini kullanmaya teşvik etmek için adımlar attı ve yeni enerji verimliliği kurallarıyla Nvidia’nın ürünlerini dondurabilir.
Nvidia’nın hisseleri, ABD ve Çin arasında yapay zekaya güç veren altyapı konusunda artan silahlanma yarışına dair endişeler arttıkça, salı günkü kapanış itibariyle yıl başından bu yana yaklaşık yüzde 16 değer kaybetti. Ayrıca, artan ticaret savaşının tetiklediği daha geniş bir pazarın içine sürüklendiler.
Salı günü Bernstein analistleri, H20’nin Nvidia’nın Çin’deki 17 milyar dolarlık gelirinin yaklaşık 12 milyar dolarını oluşturduğunu, ancak bu aşamada lisansların verilip verilmeyeceği veya ürün hattının tamamen “silinmesi” anlamına gelip gelmediği konusunda netlik olmadığını söyledi.
Nvidia’nın en yeni yapay zeka çiplerinin piyasaya sürülmesi, birbirini izleyen ABD yönetimlerinin teknolojinin ihracatını kontrol etmenin yollarını araması nedeniyle tökezledi.
ABD, süper bilgisayarların Çin’in hipersonik silahları geliştirmesinden nükleer silahların modellenmesine kadar her alanda kullanılabileceğini savunuyor.
Çin ise defalarca ABD’yi ihracat kontrolleri gibi ulusal güvenlik araçlarını ekonomik kalkınmasını engellemek için kullanmakla suçladı.
Biden yönetiminin son günlerinde uygulamaya konulan “yapay zeka yayılımı” kuralı, Trump yönetimi tarafından geri çekilmeye karar verilmediği takdirde mayıs ayında yürürlüğe girecek. Bu kural, az sayıda ülke dışında tüm ülkelere ihracatı sınırlayan “kademeli” bir lisanslama sistemi kullanarak, en güçlü ABD çiplerinin nerelere ihraç edilebileceği konusunda çok daha sıkı kontroller getirecek.
Geçtiğimiz hafta Cumhuriyetçi senatörler Ticaret Bakanı Howard Lutnick’e bir mektup yazarak yönetimden, Nvidia da dahil olmak üzere sektör genelinde tepkiyle karşılanan bu kuralı iptal etmesini istediler.
Trump’ın gümrük vergileri Asya tedarik zincirine sahip ABD’li şirketleri tehdit ediyor
Amerika
AI terapistler yasal hale gelebilir

Geçen hafta, Meta CEO’su Mark Zuckerberg’in, yapay zeka iş modelini yaygınlaştırmanın bir parçası olarak “kişisel AI terapistler” konusunu gündeme getirdiğini yazmıştık.
Zuckerberg, katıldığı bir podcast yayınında şöyle diyordu:
“Şahsen, herkesin bir terapisti olması gerektiğine inanıyorum. Terapist, gün boyunca ya da gün boyunca olmasa da, endişelendikleri her konuda konuşabilecekleri birisi gibi. Terapisti olmayan insanlar için ise, herkesin bir yapay zeka asistanı olacağını düşünüyorum.”
Şimdi fikri takip zamanı: Başta Meta olmak üzere, Büyük Teknoloji bu alana girerken, ABD Kongresi de ruh sağlığı gibi gizlilik ile bilinen alanlarda “otomatik karar verme” ve yapay zekanın etkilerini ele alacak.
Bu hafta, ilk ipuçları gelmeye başladı. Temsilciler Meclisi Enerji ve Ticaret Komitesi, “insan karar verme sürecini önemli ölçüde etkileyen veya yerine geçen” sistemler olarak tanımlanan yapay zeka ve “otomatik karar sistemleri”nin eyaletler tarafından regüle edilmesini on yıl süreyle yasaklayan bir öneriyi kabul etti.
Öneri, özellikle Teksas Senatörü Ted Cruz tarafından zorlandı ve büyük ölçüde Abundance Institute ve Koch tarafından finanse edilen çeşitli “liberteryen” düşünce kuruluşları ile Colorado Valisi Jared Polis gibi az sayıdaki “liberteryen” Demokratların oluşturduğu lobi gruplarından çıktı.
Hukukçular, önerideki tanımların yasaya oldukça geniş bir hukuki anlam kazandırdığını ve bu nedenle mevcut yasaların ve yeni yasa tekliflerinin büyük bir kısmını engelleyeceğini düşünüyor.
Tüm metin okuduğunda, eyalet temsilcilerinin ne yapıp ne yapamayacağı biraz belirsiz. Fakat belirli olan birkaç şey var.
İlk olarak, bu yasa tasarısı eyalet yasa yapıcılarına, “hakkında çok az şey bildiğimiz yeni bir genel amaçlı teknoloji alanında düzenleme” yapamayacaklarını söylüyor.
İkincisi, lisans gerekliliklerini veya düzenlemeleri kaldırmak isteyen yasa yapıcılar için bir istisna bulunuyor. Bu hüküm yasalaşırsa, eyalet Kongre üyeleri, chatbot terapistinin ne olup ne olmadığı, lisanslamanın nasıl yapılacağı veya yanlışlıkla gençlere intihar etmelerini söyleyen hizmetlerin sorumluluğunun nasıl üstlenileceği konusunda yeni sınırlar çizmek konusunda zorlanacaklar ama Meta gibi şirketleri kısıtlayan lisans gerekliliklerini kaldırmak konusunda epey kolaylık elde edecekler.
Dolayısıyla, eğer öneri yasalaşırsa, Mark Zuckerberg şirketini terapist benzeri hizmet haline getirme yolunda emin adımlarla ilerleyebilir.
Meseleye yalnızca kağıt üzerinde bakmamak gerekiyor. Örneğin Utah eyaletinde, ruh sağlığı chatbot sağlayıcılarının, chatbotun insan olmadığını kullanıcılara açıklamak zorunda olduğu hüküm altına alınıyor.
Eğer Kongre’deki ilgili yasa tasarısı kabul edilirse, hiçbir eyalet bu tür yasalar çıkaramaz hale gelecek.
Utah yasası ayrıca, terapist chatbotlarının bir kişinin kişisel olarak tanımlanabilir sağlık bilgilerini satmasını veya paylaşmasını yasaklıyor. Yeni yasa ile, bunu düzenleyen veya engelleyen yasalar da ortadan kalkacak.
Artık geçerli olmayacak başka yasalar da var. Utah’ta, kişisel sağlık bilgileri toplanırken veya tıbbi tavsiye verilirken AI’ın açıklanmasını zorunlu kılan başka bir yasa var; bu da geçersiz hale gelecek.
Veya sigorta şirketlerinin AI araçları yerine lisanslı hekimlerin tıbbi gerekliliği belirlemesini gerektiren başka eyalet yasaları, sağlık hizmetleri veya sigortanın sağlanması, reddi, maliyeti veya koşulları ile ilgili kararları veren sistemleri düzenleyen yasalar bulunuyor; bunlar da geçersiz hale gelecek.
Kaliforniya’da, AI kullanan klinik uygulamaların hastalara tıbbi eğitim almış bir kişiye nasıl ulaşacaklarını anlatmasını gerektiren müşteri hizmetleri ile ilgili bir yasa bulunuyor; evet, bu da geçersiz hale gelecek.
Bunların ardından beri ihlali bildirim yasaları, yüz tanıma regülasyonlarının da gelmesi muhtemel. Bankacılık, kredi veya finans teknolojileri ile işçi gözetimi gibi düzenlemeler, hatta çocuk istismarı ve pornosuna yönelik düzenlemelerde yaşanabilecek sorunlar da cabası.
Fakat AI chatbotlara geri dönelim. Financial Times haber veriyor: OpenAI, Google, Meta ve Microsoft, son aylarda belleğe yönelik odaklanmalarını artırarak, sohbet robotlarının “yanıtlarını kişiselleştirmek için daha fazla kullanıcı bilgisi depolayabilmelerini” sağlayan güncellemeler yayınladı.
Yine uzmanlar uyarıyormuş: Bu gelişmenin ticari çıkarlar için kullanıcıları istismar etmek için de kullanılabileceği ve gizlilik endişelerini artırabileceği düşünülüyormuş.
Ne demek istiyorlar? MIT medya laboratuvarında profesör ve “insan-yapay zeka etkileşimi uzmanı” Pattie Maes cevaplıyor:
“Sizi gerçekten tanıyan bir ajansınız varsa, bu ajans konuşmalarınızın belleğini sakladığı için tüm hizmet daha bağlayıcı hale gelir ve bir ürünü kullanmaya başladığınızda bir daha başka bir ürüne geçmezsiniz.”
Yani kişiselleştirme seviyesi artıp gizlilik/mahremiyet seviyesi azaldıkça, tekelleşme, tek bir hizmet sağlayıcıya bağlanma da artacak. Maes mealen bunu diyor.
FT, “güncellemeleri” de paylaşıyor. Bunlar arasında, bir sohbet robotunun bir seferde ne kadar konuşmayı hatırlayabileceğini belirleyen “bağlam pencerelerinin” genişletilmesi ve dış verilerden ilgili bağlamı belirleyen “retrieval-augmented generation” gibi tekniklerin kullanılması yer alıyor. “Artırılmış bilgi geri çekme üretimi” olarak çevirebileceğimiz bu özellik, genel yapay zekaya zamanında hazır olma, bağlam, doğruluk ve hesap verebilirlik kazandırmayı hedefliyor.
Yapay zeka grupları, daha yararlı ve kişiselleştirilmiş yanıtlar sağlamak için kullanıcı profillerini ve tercihlerini depolayarak yapay zeka modellerinin uzun süreli belleğini de güçlendiriyor. Örneğin, bir chatbot, bir kullanıcının vejeteryan olup olmadığını hatırlayabilir ve restoran önerileri veya tarifler sunarken buna göre yanıt verebilir.
FT hatırlatıyor; mart ayında Google, “kullanıcının izni olduğu sürece”, Gemini’nin belleğini, yani daha önce chatbot ile yapılan konuşmalarla sınırlı olan belleği, kullanıcının arama geçmişine genişletti ve gelecekte bunu diğer Google uygulamalarına da genişletmeyi planlıyor.
DeepMind’ın ürün yönetimi direktörü Michael Siliski konşuyor: “Tıpkı bir insan asistan gibi… sizi, hedeflerinizi ve kim olduğunuzu ne kadar iyi anlarlarsa, size o kadar iyi yardım edebilirler.”
Şirketler esas olarak işin “reklam geliri” boyutunu pazarlıyor. Zuckerberg, geçen ay, chatbot’un “ürün önerileri veya reklamlar gösterme konusunda büyük bir fırsat olacağını” söylemişti. Geçen ay OpenAI da ürünleri ve yorumları “daha iyi görüntülemek” için ChatGPT’deki alışveriş hizmetlerini geliştirdiğini ilan etmişti.
Uzatmayalım. Tehlike açık görünüyor: Maes, “Bir sistem sizi ne kadar iyi tanırsa, sizi bir şey satın almaya ikna etmek veya belirli inançlara inandırmak gibi olumsuz amaçlar için o kadar çok kullanılabilir. Bu nedenle, bu hizmetleri sunan şirketlerin altında yatan motivasyonları düşünmeye başlamalısınız,” diyor.
Bu motivasyonlarun bilgisi aslında mevcut. Bloomberg’e uzun bir mülakat veren Microsoft CEO’su Satya Nadella ve şirketin sohbet roboto Copilot’un başındaki Mustafa Suleyman ipuçlarını veriyor. Suleyman ve arkadaşları, “ofis dışında yaşam” için tasarlanmış bir Copilot versiyonu oluşturmaya başladı.
Suleyman’ın daha önceki girişimi AI Inflection’da yaptıkları gibi, bu Copilot’a “empati, mizah ve nezaket” öğrettiler. Bloomberg şöyle devam ediyor:
“İnsanlar Excel’i üreten şirketle duygusal bir bağ kurmak ister mi? Suleyman öyle düşünüyor. En azından, kullanıcı Copilot’u bir arkadaş veya terapist olarak görürse, rakip bir şirkete geçmenin daha zor olacağına inanıyor.”
Empatinin Suleyman için hayli önemli bir konu olduğunu öğreniyoruz bu uzun mülakattan. Copilot’ta üzerinde çalıştığı şeyi göstermek için, iPhone uygulamasındaki sesli asistanı tıklıyor ve “zor bir dönemden geçtiğini ve endişelerle boğuştuğunu” söylüyor. Bloomberg’e göre İngiliz aksanlı yatıştırıcı bir erkek sesi, “Zor durumlar net düşünmeyi engelleyebilir,” diye yanıt veriyor ve duygularını harekete geçiren şey hakkında daha fazla bilgi paylaşıp paylaşmayacağını “nazikçe” soruyor.
“Copilot, kullanıcının rahatlık sınırlarını algılayacak ve çözüm önerileri sunmadan önce sorunları dikkatlice teşhis edecek şekilde programlandı,” diyor Suleyman ve chatbottaki “duraklamalara”, “sesin azalmasına” işaret ediyor.
Empati, nezaket, mizah, rahatlatıcı ses… “Sıkıcı” iş hayatı, terapist sohbet robotlarımızla daha verimli hale geliyor. Günlük hayatımızdaki rutinler, daha odaklanmış bir iş hayatı modeline uyarlanıyor; yardımcı robotlar, insanı robotlar, robotsu insan modelini hayata geçiriyor.
Pentagon’da reform planı: Askerleri teknobüyücülere dönüştürmek
Amerika
Nvidia, Şanghay’da araştırma merkezi kurmayı planlıyor

Nvidia, yapay zeka işlemcileri alanında dünyanın önde gelen üreticisi olarak, ABD’nin sıkılaştırdığı ihracat kontrolleri nedeniyle satışlarının düştüğü Çin’de rekabet gücünü korumak amacıyla Şanghay’da bir araştırma ve geliştirme merkezi kurmayı planlıyor.
Konuyla ilgili iki kaynağın Financial Times’a aktardığına göre, CEO Jensen Huang, geçen ay Şanghay’da Şanghay Belediye Başkanı Gong Zheng ile bir araya gelerek bu planı görüştü. ABD çip devi Nvidia, mevcut çalışanlarını ve olası genişlemeyi karşılamak için Şanghay’da yeni bir ofis alanı kiraladı.
Planları bilen kaynaklara göre, Ar-Ge merkezi Çinli müşterilerin özel taleplerini ve Washington’un kısıtlamalarını karşılamak için gereken karmaşık teknik gereksinimleri araştıracak.
Ancak, fikri mülkiyetin Çin’e aktarılması konusundaki yasal hassasiyet nedeniyle, asıl tasarım ve üretim yurt dışında kalacak. Nvidia, “İhracat kontrollerine uymak için değiştirilmek üzere Çin’e herhangi bir GPU tasarımı göndermiyoruz” dedi.
Konuya yakın kaynaklara göre, Şanghay ekibi ayrıca çip tasarımlarının doğrulanması, mevcut ürünlerin optimizasyonu ve otonom sürüş gibi sektör odaklı araştırmalar da dahil olmak üzere küresel Ar-Ge projelerinde çalışacak.
Huang ayrıca Çin’de bulunan en iyi yapay zeka yeteneklerine erişimi sağlamak istiyor. Nvidia şu anda Şanghay’da “yeni nesil derin öğrenme donanım ve yazılımının geliştirilmesine rehberlik edecek” mühendisler ve “küresel ölçekte rekabet edebilecek ASIC tasarımları geliştirecek ve optimize edecek” mühendisler dahil olmak üzere çeşitli pozisyonlar için ilanlar yayınlıyor.
Şanghay hükümeti bu tür planlara ön destek verirken, Nvidia ABD yönetiminden onay almak için lobi faaliyetleri yürütüyordu. Silikon Vadisi şirketinin Çin’deki şehirde çoğunluğu satış ve ilgili destek fonksiyonlarında olmak üzere yaklaşık 2.000 çalışanı bulunuyor.
Nvidia, Huawei’nin liderliğindeki yerel rakiplerin rakip bir yapay zeka ekosistemi sunarak pazarı ele geçirebileceğinden endişe duyduğu en büyük yurt dışı pazarlarından birinde lider konumunu korumak için Çin’deki araştırma faaliyetlerini genişletiyor.
Geçen yıl Nvidia’nın gelirlerinin yaklaşık yüzde 14’ünü oluşturan Çin pazarı, Huang’ın tahminlerine göre birkaç yıl içinde 50 milyar dolarlık bir pazara dönüşebilir.
Huang, geçen hafta Milken Institute’da düzenlenen bir etkinlikte, “Amerikan standartlarının dünya çapında benimsenmesi için dünyanın yapay zeka sistemini kurmak istiyoruz” dedi. “Bir pazarı tamamen terk edersek, başka birinin buraya gireceği kesin. Örneğin Huawei çok güçlü… Onlar buraya girecek” diye ekledi.
Trump yönetimi bu hafta, dünya çapındaki Amerikan ve yabancı şirketlere, Huawei tarafından üretilen yapay zeka çiplerinin kullanımının ABD ihracat kontrollerini ihlal ettiği için cezai yaptırımlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
Huang, Nvidia’nın H20 çipine yeni ihracat kısıtlamaları getirilmesinden birkaç gün sonra, 17 Nisan’da Çin’in başbakan yardımcısı He Lifeng ile görüşmek üzere Pekin’e uçtu. H20 çipi, Biden yönetiminin Çin’e satışları kısıtlayan kontrollere uymak için yeniden tasarlanmış, özellikleri azaltılmış bir modeldi.
Konuya yakın kaynaklara göre, Çin’de en çok satan çiplerine getirilen kısıtlamalar nedeniyle Nvidia, Çinli müşterilerine alternatif olarak yüksek bant genişliğine sahip bellek ve daha az işlem gücü sunan düşük kaliteli L20 işlemcileri sunuyor.
Teknoloji devlerinin, işlemcilerin performans açısından rakip Çin ürünleriyle rekabet edememesi nedeniyle sipariş vermekte tereddüt ettiği anlaşılıyor.
Önde gelen bir Çinli teknoloji firmasının bir yöneticisi, “Cuda [yazılım sistemi] üzerinde çalışan daha kötü bir Nvidia çipini seçerek işletme maliyetlerini düşürmek ya da Çinli çiplere geçerek sistem değişikliğinin getireceği sıkıntıları yaşamak arasında zor bir durumda bulunuyoruz” dedi.
ByteDance, Alibaba ve Tencent başta olmak üzere müşteriler, Nvidia’nın ihtiyaçlarını karşılayacak yeniden tasarlanmış bir üst düzey çip sunup sunamayacağını değerlendirmek için jeopolitik gelişmeleri izliyor. Kaynaklara göre, Nvidia çeşitli seçenekleri değerlendirirken, yasal belirsizlik nedeniyle kesin bir plan yoktu.
ABD yapay zeka çiplerini yasaklarken Nvidia CEO’su Çin’e gitti
Amerika
Trump: Biz olmasak şimdi Almanca konuşuyordunuz, belki biraz da Japonca

ABD Başkanı Donald Trump, İkinci Dünya Savaşı’nda Müttefiklerin zaferinin 80. yıl dönümü kutlamaları nedeniyle Fransa’yı alaycı bir şekilde eleştirdi ve ABD’nin zaferdeki öncü rolünü daha fazla takdir etmesi gerektiğini söyledi.
Trump, Katar’daki Al Udeid Hava Üssü’nde Amerikan askerlerine yaptığı konuşmada, “Fransa’yı seviyoruz, değil mi? Ama savaşı kazanmak için Fransa’dan biraz daha fazla çaba harcadığımızı kabul edersiniz, değil mi?” diye sordu.
Trump, Adolf Hitler’in Paris ve Eyfel Kulesi’ne gittiğini hatırlatarak, “Bilmişlik taslamak istemiyorum ama Hitler Eyfel Kulesi’nde konuşma yaptığında, bunun pek de ideal olmadığını söyleyebilirim,” diye konuştu.
Trump, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron‘u aradığını söyledi. “Bu arada, iyi adam,” diyen Trump, Macron’un sesini taklit ederek, “‘Donald, Almanlara karşı kazandığımız zaferi kutluyoruz’ dedi,” diye aktardı.
Yaptıkları için “övünmediklerini” ileri süren Başkan, “Ve ben dedim ki, ne oluyor lan? Geçen hafta konuştuğum tüm ülkeler savaşı kutluyor, biz hariç. Bu korkunç değil mi?” dedi.
Savaşın bitişini Rusya’nın, Fransa’nın ve “herkesin” kutladığını söyleyen Trump, bir tek ABD’nin kutlamadığını, oysa savaşı kazananın kendileri olduğunu öne sürdü.
Trump, “Onlar da yardım etti ama biz olmasaydık savaşı kazanamazlardı. Hepimiz Almanca konuşuyoruz. Bunu biliyorsunuz, değil mi? Biz olmasaydık, Almanca konuşuyor olurlardı, belki biraz da Japonca. Savaşı biz kazandık. Ve kutlamayan bir tek biziz,” iddiasında bulundu.
Trump daha önce Nazi Almanya’sının teslim olduğu 8 Mayıs’ı Amerika’nın “İkinci Dünya Savaşı Zafer Günü” ve 11 Kasım’ı “Birinci Dünya Savaşı Zafer Günü” ilan etmişti.
Truth Social’da yaptığı bir paylaşımda, ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’nı kazanmak için “diğer tüm ülkelerden çok daha fazlasını yaptığını” ileri sürmüştü.
Trump üste yaptığı konuşmada ayrıca Katar ile ABD arasındaki ilişkilerin “hiç bu kadar güçlü olmadığını” söyledi.
Trump, Orta Doğu’daki en büyük ABD askeri üssü olan tesiste, “Bizim gibi bir ilişkiyi bir daha asla göremeyeceksiniz,” dedi.
Trump konuşmasında, “çatışmaları başlatmak değil, sona erdirmek” istediğini söyledi, fakat düşmanlarını yenmek için “Amerika’nın gücünü kullanmaktan çekinmeyeceğini” de ekledi.
Başkan ayrıca, Katar’ın üsse 10 milyar dolar yatırım yapmasının beklendiğini söyledi.
-
Rusya2 hafta önce
Rusya’da havaalanlarında toplu uçuş ertelemeleri
-
Görüş2 hafta önce
Kim kazandı?
-
Görüş1 hafta önce
Hindistan-Pakistan savaşı henüz başlamadı
-
Dünya Basını2 hafta önce
Güçlü Amerikan Tanrıları, Trump ve Uzun Yirminci Yüzyılın Sonu
-
Asya2 hafta önce
Cammu ve Keşmir: Yarım asırlık çatışmanın tarihi
-
Söyleşi2 hafta önce
Alexander Rahr: Bu hükümetin dört yıl dayanması beni şaşırtır
-
Amerika6 gün önce
Zuckerberg ve AI terapistler: Aklınıza mukayyet olun!
-
Görüş1 hafta önce
“Ölüm denir mi hiç öylesine?”